Günümüzde dijitalleşme, hem bireysel yaşamda hem de ticari faaliyetlerde hızla artan bir etki yaratmaya devam etmektedir. 2024 yılı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Hanehalkı Bilişim Teknolojileri (BT) Kullanım Araştırması, bu değişimin Türkiye'deki yansımalarını detaylı bir şekilde sunarak, internet kullanımı, e-devlet hizmetleri, e-ticaret faaliyetleri ve bireylerin dijital cihaz tercihleri gibi önemli veriler sağlamaktadır.
İnternet Kullanımında Artış
Araştırma sonuçlarına göre, internet kullanım oranı 2024 yılında 16-74 yaş grubundaki bireyler arasında %88,8'e yükselmiştir. Bu oran, bir önceki yıl olan 2023’te %87,1 seviyesindeydi. Cinsiyet bazında değerlendirildiğinde, erkeklerin %92,2’si internet kullanırken, kadınlarda bu oran %85,4’tür. Bu veriler, dijitalleşmenin toplumsal cinsiyet farkı gözetmeksizin hızla yayıldığını, ancak kadınlar ile erkekler arasında hala belirli bir fark olduğunu göstermektedir.
E-Devlet Hizmetlerinin Yaygınlaşması
İnternetin yaygınlaşmasıyla birlikte, e-devlet hizmetlerine erişim de artış göstermiştir. 2024 yılında bireylerin %73,7'si e-devlet hizmetlerinden yararlanmıştır. Erkekler arasında bu oran %80,7 iken, kadınlar arasında %66,7 olarak gerçekleşmiştir. Yaş gruplarına göre yapılan analizde ise, en yüksek kullanım oranı %92,1 ile 25-34 yaş grubunda görülmüş, 65-74 yaş grubunda bu oran %25,6'ya düşmüştür. Bu durum, genç kuşakların dijital platformlara daha yatkın olduğunu, yaşlı bireylerin ise e-devlet hizmetlerini kullanma konusunda daha çekingen kaldığını göstermektedir.
E-Ticaretin Yükselişi
Dijitalleşmenin bir diğer önemli boyutu ise e-ticaretin hızla büyümesidir. 2024 yılı verilerine göre, internet üzerinden mal veya hizmet satın alma oranı %51,7'ye yükselmiştir. Bu oran, 2023 yılında %49,5 seviyesindeydi. Cinsiyete göre, erkeklerin %54,1’i, kadınların ise %49,3’ü internet üzerinden alışveriş yapmıştır. Bireylerin %38,8'i, son üç ay içinde internet üzerinden bir mal veya hizmet satın almış ya da sipariş vermiştir. Bu veriler, Türkiye'de e-ticaretin hızla yaygınlaştığını ve dijital platformlar aracılığıyla alışveriş yapmanın toplum genelinde alışkanlık haline geldiğini göstermektedir.
E-ticaret yapan bireylerin en fazla tercih ettiği ürün kategorisi, %76,7 ile giyim, ayakkabı ve aksesuardır. Bunu, %47,5 ile lokanta ve fast food zincirlerinden yapılan teslimatlar takip etmektedir. Gıda ürünleri, kozmetik ve kişisel bakım ürünleri gibi kategoriler de önemli bir paya sahiptir. Kadınlar arasında kozmetik ve sağlık ürünleri alışverişi %46,6 oranında yapılırken, erkeklerde bu oran %33,5 olarak gerçekleşmiştir.
Dijital Öğrenme Faaliyetleri ve Sosyal Medya Kullanımı
2024 yılı araştırmasına göre, internet üzerinden öğrenme faaliyetleri gerçekleştiren bireylerin oranı %13,9 olarak kaydedilmiştir. Bu oran, 2023 yılına göre 4,9 puanlık bir azalma göstermektedir. Cinsiyet bazında bakıldığında, erkeklerin %13,7’si, kadınların ise %14,1’i internet üzerinden eğitim veya öğrenme faaliyetlerine katılmıştır.
Sosyal medya ve mesajlaşma uygulamaları kullanımında ise WhatsApp, %86,2 ile en fazla kullanılan platform olarak öne çıkmıştır. Onu, %71,3 ile YouTube ve %65,4 ile Instagram takip etmektedir. Erkekler arasında WhatsApp kullanım oranı %89,5 iken, kadınlarda bu oran %82,9 seviyesindedir.
Dijital Cihaz Tercihleri
İnternet kullanıcılarının dijital cihaz tercihlerine yönelik veriler de dikkat çekicidir. Araştırmaya göre, bireylerin %47,9’u internet bağlantılı TV kullanırken, %10,2’si robot süpürgeler ve diğer internete bağlı ev aletlerini kullanmaktadır. Akıllı saat ve diğer bağlantılı aksesuarların kullanımı ise %9,7 oranındadır. Ayrıca, bireylerin cep telefonu veya bilgisayar satın alırken en çok önem verdikleri kriterin %89,2 ile fiyat olduğu görülmüştür.
Sonuç
TÜİK’in 2024 yılı Hanehalkı Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması, Türkiye'deki dijitalleşme sürecinin hız kazandığını ve internetin günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline geldiğini göstermektedir. E-ticaretin yaygınlaşması, e-devlet hizmetlerine erişimin artması ve sosyal medya platformlarının yoğun kullanımı, bireylerin dijital dünya ile ne kadar iç içe olduğunun göstergeleridir. Ancak bu süreçte, yaş ve cinsiyet gibi demografik faktörlerin dijital katılım üzerinde hala etkili olduğu da göz ardı edilmemelidir.